BURSA - Türkiye'nin dört bir yanında peş peşe yaşanan gıda zehirlenmesi vakaları, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bursa İl Koordinasyon Kurulu'nun sert uyarısıyla gündeme taşındı. Kurul, 26 Kasım Çarşamba günü yaptığı basın açıklamasında, gıda kaynaklı hastalıkların "ciddi bir kriz haline geldiğini" belirterek yetkilileri acil önlem almaya çağırdı.

Türkiye'nin dört bir yanında peş peşe yaşanan gıda zehirlenmesi vakaları, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Bursa İl Koordinasyon Kurulu'nun sert uyarısıyla gündeme taşındı.

 

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Fikri Düşünceli Toplantı Salonu'nda gerçekleştirilen açıklamayı, TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şube Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Durmuş okudu.

Kasım Ayında 750’den Fazla Kişi Zehirlenme Şüphesiyle Hastanede

Başkan Durmuş, gıda zehirlenmelerinin sadece bireysel bir sağlık sorunu olmadığını, toplum sağlığını ve ülke ekonomisini doğrudan etkilediğini vurguladı. Verilen bilgiye göre, sadece Kasım ayının ilk üç haftasında 750'den fazla yurttaş okul yemekhaneleri, kermesler, restoranlar ve toplu tüketim alanlarında yaşanan vakalar nedeniyle hastanelere başvurdu.

Samsun’dan Rize’ye, İstanbul’dan Gaziantep’e kadar birçok ilde yüzlerce kişinin rahatsızlandığı zehirlenme vakaları, gıda güvenliği zincirindeki büyük kırılganlığı gözler önüne serdi. Bursa'da da tavuk pilav yiyen 11 işçinin zehirlenme şüphesiyle tedavi altına alınması, tehlikenin boyutunu gösterdi.

Temel Neden: İhmal ve Denetim Eksikliği

TMMOB’ye göre art arda gelen tüm bu olayların ortak noktası, gıda güvenliği kurallarının ihmal edilmesi. Zehirlenmelere zemin hazırlayan temel etkenler şöyle sıralandı:

Düşük kaliteli ürün kullanımı.

Soğuk-sıcak zincirin korunmaması.

Hijyen eksiklikleri ve uygunsuz su kullanımı.

Yetersiz eğitimli personel ve teknik personel çalıştırılmaması.

Çapraz bulaşmaya yol açan çalışma koşulları.

Durmuş, özellikle lokanta ve fast food noktalarında hijyen ve uygunsuz çalışma koşullarının riskleri katladığını belirtti.

TMMOB’den Tarım ve Orman Bakanlığı’na Kritik Çağrı

Kurul, Tarım ve Orman Bakanlığı'na seslenerek denetim sayısının artmasına rağmen, denetçi eksikliği nedeniyle etkinliğin azaldığına dikkat çekti. TMMOB, denetim ekiplerinde gıda mühendisi sayısının artırılmasının zorunlu olduğunu vurguladı.

Yerel yönetimlere yönelik uyarıda ise, işporta tarzı izinsiz ve seyyar gıda satışlarının kesinlikle engellenmesi gerektiği açıklandı.

Caydırıcılık İçin “Gıda İhtisas Mahkemeleri” Önerisi

TMMOB, gıda güvenliği ihlallerinin önüne geçilememesinin bir diğer nedenini yaptırımların yetersizliği olarak gösterdi. İsim değiştirerek sektöre geri dönen firmalarla mücadele etmek ve caydırıcılığı artırmak amacıyla **"Gıda İhtisas Mahkemeleri"**nin kurulması önerisi getirildi.

Ayrıca, hazır gıda sunan işletmelerin açılmadan önce hem iş yeri sahibi hem de çalışanlarının sınavlı ve belgeli gıda güvenliği eğitimi almasının şart koşulması talep edildi. Küçük işletmeler için ise teknik gözetimi sağlayacak "yetkilendirilmiş gıda danışmanlığı" sisteminin kurulması gerektiği ifade edildi.

Başkan Durmuş, başta bakanlıklar, okullar, yurtlar ve cezaevleri olmak üzere toplu yemek tüketiminin yoğun olduğu kamu kurumlarında da iç kontrol süreçlerinde gıda mühendisi istihdam edilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Açıklamanın sonunda TMMOB, "güvenli gıdaya erişimin temel bir insan hakkı" olduğunu hatırlatarak, "Toplum sağlığının korunması ve gıda güvenliğinin tam olarak sağlanması, başta iktidar olmak üzere tüm yetkili kurumların asli sorumluluğudur," ifadeleriyle yetkilileri göreve çağırdı.